Artvin’de Et Fiyatları ve Alım Gücü Krizi

Artvin’de Et Fiyatlarındaki Artış Esnafı Zorluyor

Haber: Uğur İSTANBULLU

(ARTVİN) – Artvin’in Borçka ilçesinde kasaplık yapan İsmet Çakır, artan et fiyatları sebebiyle işlerinin kötü gittiğinden yakındı. Çakır, “Et pahalı, girdiler pahalı, hayvan pahalı ve insanların alım gücü kalmadığı için insanlar et alamıyor. Şu anda Borçka’da kemiksiz etin kilosu 650 lira. İşlerimiz çok düşük. Her geçen gün bir önceki yılı arar hale geldik” dedi. Kasap Uğur Tüylü de, “Et bize yüksek fiyata gelince, biz de ister istemez fiyatlarımızı yükselttik. Bu durum satışlarımızda ister istemez düşüşe yol açtı” şeklinde konuştu.

Ramazan Bayramı sonrasında tırmanışa geçen et fiyatları sadece yurttaşları değil, kasapları da olumsuz etkiliyor. Kasaplar, yüksek maliyetlerle birlikte satışlarının düştüğünü ve işlerinin her geçen gün kötüye gittiğini ifade ediyor.

Borçka’da 43 yıldır kasaplık yapan İsmet Çakır, işlerinin kötü gittiğini belirterek, şunları söyledi: “43 yıldır kasaplık yapıyorum ama son yıllarda işler çok kötü gidiyor ve bundan sonra bu işten vazgeçeceğim gibi görünüyor. Et pahalı, girdiler pahalı, hayvan pahalı ve insanların alım gücü kalmadığı için insanlar et alamıyor. Şu anda Borçka’da kemiksiz etin kilosu 650 lira. Borçka’da hayvancılık yok, sadece Ardanuç ve Yusufeli’nde hayvancılık yapılıyor. Maliyetler arttıkça yem fiyatları da yükseldi. Ben de daha önce hayvancılık yapıyordum, ama artık o işi de bıraktım. Devletimizin bir şeyler yapması gerekiyor. Üretim olmazsa, tüketim de olmaz. Sonuçta işler buraya kadar geldi ve tıkandı. Genel olarak esnaflar için bir şey diyemem, ben kendimden sorumluyum. İşlerimiz çok düşük ve gittikçe geriye gidiyor. İşlerin neden bu kadar kötü olduğunu anlayamıyorum. Her geçen gün bir önceki yılı arar hale geldik.

“Dolabı çalıştırdığınız parayı kazanamıyorsunuz”

Çakır, dükkanındaki boş sakatat, tavuk ve haşlama et dolaplarını göstererek, “Biz isterdik ki burası dolsun ve biz de vatandaşlarımıza hizmet edelim. Maalesef insanların alım gücü zayıf ve doğal olarak bu işler olmuyor. Bu işin sonuna geldik ve artık emekli olma zamanı geldi. Bir oğlum var ama o da burada değil, zaten bu işi yapmak istemedi ve buradan çekip gitti. İş olmadığı için dolabımız boş. Bu dolabı yaptırırken güzel bir şekilde düzenledik, ancak dolabı çalıştırdığınız parayı kazanamıyorsunuz. Doğal olarak biz de burada çeşit yapıp dolaba koyamıyoruz” ifadelerini kullandı.

“Ramazan sonrasında ete gelen zamlar satışları etkiledi”

“Ramazan sonrasında et fiyatlarında bir yükseliş oldu. Et bize yüksek fiyata gelince, biz de ister istemez fiyatlarımızı yükselttik. Bu durum satışlarımızda ister istemez düşüşe yol açtı. Ramazan sonrası et fiyatları bayağı bir arttı. Ramazanda kıymayı 550 liraya verirken, şu anda en ucuz kıyma 600-650 lira arasında. Ramazan sonrasında fiyatlarda 100 lira civarında artış oldu. Müşteri konusunda olumsuz bir durum var, ciddi bir düşüş yaşanıyor. Vatandaş bayramda parasını harcadı, misafirini ağırladı, doğal olarak her şey masraflı. Artvin’de şöyle bir durum da var; kışın insanlar büyük şehirlere gidiyor, yazın ise geri dönüyorlar. Ancak şu an geri dönüş olmadığı için işler de olumsuz etkileniyor.”

Yurttaşlar da et fiyatlarının yüksekliğinden yakındı

Artvinli Nahit Işık, et fiyatlarının insanların alım gücünü zorladığını belirterek, şunları söyledi: “Et fiyatları, üretimden kaynaklı olarak pahalı. Aynı zamanda enflasyon da etkili ve insanların alım gücü zayıf. Bu yüzden doğal olarak insanlar et yiyemiyor. Önceki yıllarda evde et eksik olmazdı ama şimdi durum farklı. Hiç evine et girmeyen insanlar da var. Şahit olduğumuz ve yardımda bulunduğumuz evler var. Bazı indirimler var, sağ olsunlar yardımcı oluyorlar ama yine de yeterli olmuyor. İnsanların alım gücü yok. 14 bin lira emekli maaşı olanın geçim sıkıntısı yaşanması doğal. 22 bin lira asgari ücretle bu insanlar eti nasıl alacak? Gıdayı nasıl alacak? Kirasını nasıl ödeyecek? Çocuğunu nasıl geçindirecek? Mesele budur.”

Hesap Aç, 1.000 TL Kazan. BYBIT TR’ye Şimdi Üye Ol. Reklamdır
Kaynak: ANKA / Yerel

Related Posts

AKP’li Zeybekçi’den enflasyon tahmini: Yüzde 20 değilse bile bir tık üstünde olur

AKP Ekonomi İşlerinden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Nihat Zeybekçi, Denizli’de ülke ekonomisine dair açıklamalarda bulundu. TÜİK verilerine göre enflasyonun yüzde 35’lere kadar gerilediğinden bahseden Zeybekçi, “Bu sonbahardan itibaren rahatlamayı …

Toplanan inek sütü miktarı nisanda 981 bin 10 ton oldu

Türkiye genelinde toplanan inek sütü miktarı, nisanda geçen yılın aynı ayına göre yüzde 1,6 artarak 981 bin 10 tona yükseldi.

Ekonomist Alaattin Aktaş: Hazinenin uzun vadeli borçlanmasının nedeni enflasyonun düşeceğine inanmamaları olabilir

Ekonomist Alaattin Aktaş: Hazinenin uzun vadeli borçlanmasının nedeni enflasyonun düşeceğine inanmamaları olabilir

Toplu iş sözleşmesinde son viraja gelindi: 600 bin kişinin gözü bu kararda!

Kamu toplu iş sözleşmesi görüşmeleri son aşamaya geldi. Hükümetin açıklayacağı zam teklifi, yaklaşık 600 bin işçinin gözü kulağı üzerinde. Zam teklifinin işçilere nasıl yansıyacağı merakla bekleniyor.

Küresel piyasalar nefesini tuttu! Londra’da kritik zirve: Ticaret savaşında barış mı geliyor? (10 Haziran 2025)

Dünyanın en büyük iki ekonomisi arasında tarifelerle başlayan ticari gerilimlerin kalıcı olarak çözülmesi için taraflar Londra’da bir araya gelerek görüşmelere başladı ve bu müzakereler yatırımcıların dikkatle izlediği bir konu haline geldi …

Annem Alev Alatlı Bayramda herkesi mutlu edecek sofralar hazırlardı

Mutfakta da iz bırakan bir anne olan Alev Alatlı’yı kızı Funda F. Aktan, “Annem, benim çocukluğumdan itibaren sofra kurmaya ve yemek zamanlarını birlikte geçirmeye büyük önem verirdi” diyor. Annesinin her bayram büyük sofralar etrafında ailesini, dostlarını, komşularını buluşturduğunu söyleyen Aktan, “Annemin öğrettiği gibi, sadece karın değil, gönül de ancak aynı sofrada birlikte doyuyor” sözleriyle dile getiriyor. Düşünce ve fikir dünyamızın önemli isimlerinden Alev Alatlı’nın kızı Funda F. Aktan annesinden aldığı entelektüel mirası ve bu mirasın hayatındaki yerini de şu sözlerle anlatıyor: “Annem sadece bana değil, onu tanıyan herkese düşünmeyi, sorgulamayı, bilmenin önemini, cesareti ve sorumluluğu öğretti. Akıl, Ahlâk, Adalet, Adap ve Aşk. Bu beş değer, onun düşünce dünyasının temel taşlarıydı.”